NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
36 - (1092) حدثنا
يحيى بن يحيى
ومحمد بن رمح.
قالا: أخبرنا
الليث. ح
وحدثنا قتيبة
بن سعيد.
حدثنا ليث عن ابن
شهاب، عن سالم
بن عبدالله،
عن عبدالله رضي
الله عنه، عن
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم أنه قال:
"إن
بلالا يؤذن
بليل. فكلوا
واشربوا حتى
تسمعوا تأذين
ابن أم مكتوم".
{36}
Bize Yahya b. Yahya ile
Muhammed b. Rumh rivayet » ettiler. (Dediler ki): Bize Leys haber verdi. H.
Bize Kuteyhetü'bnü Said
de rivayet etti. (Dediki) Bize Leys,
ibni Şihâh'dan o da Salim b. Abdîllah'dan, o da Abdullah (Radiyallahu anh)'dan
o da Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'den naklen rivayet eyledi, şöyle
buyurmuşlar :
(Bilâl geceleyin ezan
okur, İmdi siz ibru Ummü Mektum'ün ezanını İşitinceye kadar yiyip için.»
37 - (1092) حدثني
حرملة بن
يحيى. أخبرنا
ابن وهب.
أخبرني يونس
عن ابن شهاب،
عن سالم بن
عبدالله، عن
عبدالله بن
عمر رضي الله
عنه. قال: سمعت
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم يقول:
"إن
بلالا يؤذن
بليل. فكلوا
واشربوا حتى
تسمعوا أذان
ابن أم مكتوم".
{37}
Bana Harmeletü'bnü Yahya
rivayet etti. (Dediki) Bize ibni Vehb haber verdi. (Dediki) Bana Yûnus ibni
Şihâb'dan, o da Salim b. Abdillah'dan o da Abdullah b. Ömer (Radiyallahû
anhuma)'dan naklen haber verdi. Abdullah şöyle demiş:
Ben, Resulullah
(Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'i :
«Gerçekten Bilâl
geceleyin ezan okuyor. Binâenaleyh siz ibni Ummü Mektâm'un ezanını işitinceye
kadar yiyip için.» buyururken işittim.
38 - (1092) حدثنا
ابن نمير.
حدثنا أبي.
حدثنا
عبيدالله عن
نافع، عن ابن
عمر ؛ رضي
الله عنهما
قال: كان لرسول
الله صلى الله
عليه وسلم
مؤذنان: بلال
وابن مكتوم
الأعمى. فقال رسول
الله صلى الله
عليه وسلم:
"إن
بلالا يؤذن
بليل. فكلوا
واشربوا حتى
يؤذن ابن
مكتوم". قال:
ولم يكن
بينهما إلا أن
ينزل هذا
ويرقي هذا.
[ش
(ولم يكن
بينهما إلا أن
ينزل هذا
ويرقى هذا) قال
العلماء:
معناه أن
بلالا كان
يؤذن قبل الفجر
ويتربص بعد
أذانه للدعاء
ونحوه. ثم
يرقب الفجر.
فإذا قارب
طلوعه نزل
فأخبر ابن أم
مكتوم. فيتأهب
ابن أم مكتوم
للطهارة وغيرها.
ثم يرقى ويشرع
في الأذان مع
أول طلوع الفجر".
{38}
Bize ibni Numeyr rivayet
etti. (Dediki) Bize babam rivayet etti.
(Dediki) Bize Ubeydullah, Nâfi'den o da ibni Ömer (Radiyallahu anhûma)'dan naklen
rivayet eyledi, şöyle demiş:
Resulullah (Sallallahu
Aleyhi ve Sellem)'în, biri Bilâl, diğeri â'mâ ibni Ümınü Mektûm olmak üzere iki
müezzini vardı. Bir defa ResûluIIah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
«Şüphesiz ki Bilâl
geceleyin ezan okur, Binâenaleyh siz ibnî Ummü Mektûm ezan okuyuncaya kadar
yiyip için.» buyurdular.
Halbuki ikisinin ezanı
arasında, ancak birinin inip diğerinin (minareye) çıkacağı kadar fasıla
bulunurdu.
(1092) وحدثنا
ابن نمير.
حدثنا أبي.
حدثنا
عبيدالله. حدثنا
القاسم عن
عائشة رضي
الله عنه، عن
النبي صلى
الله عليه
وسلم بمثله.
{…}
Bize yine ibni Numeyr
rivayet etti. (Dediki) Bize babam rivayet
etti. (Dediki) Bize UbeyduIIah rivayet etti. (Dediki) Bize Kaasim, Aişe (Radiyallahû anha)'dan, o
da Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'den naklen bu hadisin mislini rivayet
etti.
م (1092) وحدثنا
أبو بكر بن
أبي شيبة.
حدثنا أبو أسامة.
ح وحدثنا
إسحاق. أخبرنا
عبدة. ح
وحدثنا ابن المثنى.
حدثنا حماد بن
مسعدة. كلهم
عن عبيدالله
بالإسنادين
كليهما. نحو
حديث ابن نمير.
{…}
Bize Ebû Bekir b. Ebî
Şeybe rivayet etti. (Dediki) Bize Ebû
Üsâme rivayet etti. (Dediki) Bize Abde
haber verdi. H.
Bize İbnu'l-Müsennâ dahi
rivayet etti. (Dediki) Bize Hanımad b.
Mes'ade rivayet eyledi.
Bu râvilerin hepsi
Ubeydullah'dan her iki isnâdla İbni Numeyr hadisi gibi rivayette bulundular.
İzah
Bu hadisi Buhari
«Kitâbu's-Savm»'de tahric etmiştir.
El-Mühelleb diyor ki:
«Bu hadisin muhtelif lafızlarından anlaşıldığına göre Hz. Bilal'in vazifesi
Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) 'in emrettiği vakitte geceleyin ezan
okumakmış. Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bunu, namaz kılan namazı
kessin, uyuyan uyansın da sahur yemeğini yememişse yesin, diye yapmıştır.
Bütün bunları Hz. İbni
Mes'ud, Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) 'den rivayet etmiştir. Ashâb-ı
kiram, Hz. Bilâl'in ezanından sonra sahur yerlerdi.
Hadis-i şerif, Abdullah
İbni Ümmu Mektûm ezanının Bilâl (Radiyallahü anh)'ın ezanına yakın olduğuna
delildir.
Hadisin bâzi
rivayetlerinde «İbni Ümmü Mektûm'a: — Sabahladın, sabahladın, denilirdi.»
cümlesi vardır. Bu gösteriyor ki: Ibni Ümmü Mektûm Hazretleri fecrin doğmasına
yakın yahut fecir doğarken ezan okumağa dikkat eder, vakti bildirmek için Hz.
BilâI'in ezanı ile iktifa etmezmiş. Zira Hz. Bilâl ezanını muhtelif vakitlerde
okurmuş.
Bu hadisde «Birinin
inip diğerinin (minareye) çıkacağı kadar fasıla bulunurdu.» denilmesi bazı
zamanlardaki müşâhadeye mebnîdir. Çünkü ezanı her gece aynı vakitte okusa
Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) onun ezanı ile iktifa eder: «îbni Ümmü
Mektum ezan okuyuncaya kadar yiyip için.» buyurmaz, «Bilâl ezanı bitirdimi,
yiyip içmeyi kesin.» emrini verirdi.
îbni Ümmü Mektûm a'ma
bir zât idi. Bu sebeple vaktin geldiğini kendisine haber veren bir adamı
bulunması muhtemeldir. Çünkü böyle biri bulunmasa vaktin geldiğini ekseriya
bilemezdi.
îbni Vehb'in, Yûnus
tarikiyle İbni Şihâb'dan, onun da Salim 'den naklettiği bir rivayet de bu
ihtimali teyid eder. Mezkur hadisde: ‘’Îbni Ümmü Mektûm gözü görmez bir zât
idi. Cemâat kendisine fecir doğdukta (ezanı oku.) demedikçe ezan okumazdı.’’
denilmektedir.